Bozkır'ın Jeolojik Zenginliği
Konya'nın Bozkır ilçesi ve özellikle Çağlayan köyü çevresi, jeolojik açıdan oldukça zengin bir bölgedir. Toroslar'ın kuzey yamaçlarında yer alan bu alan, Çarşamba Çayı vadisi tarafından derinlemesine yarılmış, böylece farklı dönemlere ait kayaçların yüzeylendiği bir açık hava müzesi niteliği kazanmıştır. Prof. Dr. İsmail Yalçınlar'ın yaptığı araştırmalar, bölgenin jeolojik geçmişine ışık tutarak, özellikle Kambro-Ordovisiyen dönemine ait fosilli tabakaların varlığını ortaya çıkarmıştır. Bu makalede, Bozkır'ın jeolojik yapısı ve bilimsel önemi ele alınacaktır.
Jeolojik Yapı
Bozkır ve çevresinin jeolojik yapısı, M. Blumental (1941-1944) ve N. Özgül (1971) gibi araştırmacılar tarafından incelenmiştir. Ancak, Prof. Dr. İsmail Yalçınlar'ın 1970'ler ve 1980'lerde yaptığı çalışmalar, bölgedeki Alt Paleozoik (Kambro-Ordovisiyen) formasyonlarının keşfiyle büyük bir önem kazanmıştır.
Paleozoik Temel Arazi
Kambro-Ordovisiyen Tabakaları
Keşif ve Önemi: Prof. Dr. Yalçınlar, 1974 yılında Çağlayan köyü çevresinde fillât, şist ve greler içinde Fucoides, "cone in cone" yapıları, Harlania ve trilobit izleri bulmuştur. Bu bulgular, bölgede Ordovisiyen yaşlı arazinin varlığını kanıtlamıştır.
1987-1988 Çalışmaları: Yapılan detaylı araştırmalarda, şistli-fillatlı serinin alt seviyelerinde Trilobitler ve Graptolitler (Dendrograptus, Dictyonema sp.) tespit edilmiştir. Bu fosiller, tabakaların Kambro-Ordovisiyen (Tremadosiyen) yaşlı olduğunu doğrulamıştır.
Üst Kambriyen Şistleri: Koyu renkli fillat şistler, üst Kambriyen dönemine ait olup, seyrek de olsa Fucoides izleri içermektedir.
Tektonik Yapı: Bu tabakalar, büyük bir antiklinoryum yapısı oluşturur ve genellikle kuzey-kuzeybatı yönünde eğimlidir.
Silüriyen Tabakaları
Kambro-Ordovisiyen formasyonlarının üzerinde, mercan (Koray), krinoid ve brakiopod fosilleri içeren kalker ve dolomitik kalkerler bulunur. Bu birimler Silüriyen-Venlok yaşında kabul edilmektedir.
Devoniyen ve Permokarbonifer Tabakaları
Kuruçay köyü civarında bitki fosilli Karbonifer ve Permokarbonifer şistleri ile denizel kalkerler yüzeylenmektedir.
Mesozoik ve Tersiyer-Kuvaterner Örtüleri
Mesozoik: Dereköy ve Bozkır çevresinde Jura-Kretase yaşlı kalkerler, serpantin ve ofiyolitli seriler bulunur.
Tersiyer: Karain Tepesi'nde Oligosen yaşlı konglomeralar, Kayapınar Vadisi'nde ise Tersiyer kalkerli konglomeralar gözlenir.
Tektonik Yapı
Bölge, Toroslar'ın karmaşık tektonik geçmişini yansıtır. Paleozoik kütleler (Hadım birimi), Mesozoik kalkerler üzerine nap (şariyaj) olarak itilmiştir. Dolomitik kalkerlerdeki milonitizasyon, yatay tektonik hareketleri gösterir. Bu durum, Alpin, Hersiniyen ve muhtemelen Kaledoniyen orojenezlerinin izlerini taşır.
Arkeolojik ve Tarihsel İzler
Bozkır-Dereköy yolunda, Neolitik Çağ'a (cilalı taş devri) ait çakmak taşından yapılmış bir bıçak/ok ucu bulunmuştur. Bu, bölgede tarih öncesi dönemlerden beri insan yerleşiminin olduğunu kanıtlar. Çarşamba Çayı'nın sunduğu su kaynakları, tarih boyunca tarım ve hayvancılık faaliyetlerini desteklemiştir.
Sonuç
Bozkır ve Çağlayan çevresi, jeolojik mirasıyla adeta bir doğa arşivi niteliğindedir. Kambro-Ordovisiyen'den Kuvaterner'e uzanan katmanlar, hem eski yaşam formlarının izlerini hem de tektonik hareketlerin yarattığı yapısal değişimleri gözler önüne serer. Prof. Dr. İsmail Yalçınlar'ın çalışmaları, bu bölgenin Türkiye'nin jeolojik tarihi açısından ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.
Bu nedenle, Bozkır'ın jeolojik ve coğrafi zenginliklerinin korunması ve bilimsel çalışmalarla daha detaylı incelenmesi büyük önem taşımaktadır.

Hiç yorum yok: