Bozkır'ın Turizm Potansiyeli
Orta Torosların eteğinde kurulmuş olan Bozkır çok eski yerleşim yeridir. Bozkır ilçesi, tarih sahnesinde yerini aldığından bu yana bünyesinde değişik toplumları barındırmış, topraklarında bir çok medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır.
Geçmişte İsauralılar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlıların yaşadığı Bozkır’da, bu toplumların bırakmış olduğu tarihi ve kültürel eserlerin sayısı oldukça fazladır.
TARİHİ ESERLER
a. Zengibar Kalesi
Konya İli Bozkır İlçesi sınırları içerisinde Orta Anadolu Ovasını Toroslara bağlayan, denizden yüksekliği ortalama 1750 metre yükseklikte olan bir tepe üzerinde bulunan ve çevresinde; kuzeydoğusunda Hacılar, güneyinde Işıklar ve Hisarlık ,batısında Yazdamı ve kuzeybatısında Ulupınar mahallesinin yer aldığı Antik çağda İsaura Eyaletinin başkenti olan Bozkır İlçesinin en kıymetli turizm varlıklarından birisi Tarihi Zengibar Kalesidir.Konya-Karaman Devlet Yolunun 35.kilometresinden batıya dönüldükten sonra, Sarıoğlan ayırımından Bozkır Yoluna sapılıp, yaklaşık 25.kilometreden sonra sola dönülerek, Yazdamı ve Işıklar mahallesi üzerinden ulaşılan Zengibar Kalesinin antik çağda İsaura Bölgesinin sınırları içerisinde ve bu bölgenin başkenti olduğu,bölgenin tarihinin milattan önce XVlll.yüzyıla kadar indiği,bölgede Hitit Krallığının,Lidyalıların,Perslerin, Kimmerlerin, Romalıların ve Bizanslıların yaşadığı, bölgenin milattan sonra XI.yüzyıldan itibarende Türk İdaresinde olduğu, tarih araştırmacıları ve arkeoloğlar tarafından tespit edilmiştir.
b. Hisarlık Mahalesi Camii
Hisarlık Mahallesi Camisi: Bozkır'daki Osmanlı devri eserlerinin en muhteşemi, sanat değeri en yüksek olan cami 1282 (Hicri) yılında yapılmıştır. Cami'nin süslemesi Bağdat'lı İsmail Usta tarafından yapılmıştır. Hisarlık(Asarlık) Camisi, ahşap işçiliğinin mükemmelliği ve duvar freskoları (Sulubaya resimleri) sanatsal güzelliği bakımından ayrı bir önem taşır.Tek Mebanî'li (Temel Esas)cami'nin tüm duvarları, eğilmiş tuba dalları servis ağaçları, gemiler, silahlar, bir vazodan fışkıran çiçek motifleri, geo bitkisel v.b. freskolarla hiç boş yer bırakılmamacasına dekore edilmiştir. Freskoların hazırlanmasında, kaynamış bezir + bal + kökboya kullanılmıştır.
Caminin ahşap işçiliğide son derece mükemmeldir. Türk sanatına da belirli bir dönemde ağırlığını koymuş olan Barok devri sanatının şahikasına ulaştığını görürüz. Barok sanatında kıvrımlı dal ve geometrik motifler eğri kesim (S) biçiminde hazırlanarak yapılmıştır. Güdük (Kısa) tek minaresi sarı pör taştan, tek şerefeli ve sekizgen kaide üzerinde yükselir. Dışarıya açık üst pencereleri, kafes, yıldız biçiminde yine eğri kesim tekniğinde hazırlanmıştır.
İç mebandı ikinci kat olarak kullanılan çıkmalar, minber ve asma hutbe yerleri hep oyma ve eğri kesim tekniğinde üzerleri boyalı olarak yapılmıştır. Mihrap içi, alçı ile dondurulmuş, kenar pervazları cami içindeki barok sanatının uygulamasıyla birleştirilmiştir.
Hisarlık Mahallesi Camiinde "Korunması Gerekli Kültür Varlığı" olarak tescil edilmiş miraslarımızdan bir örnektir. Restorasyonu için Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulundan kararı çıkmış olup, Vakıflar Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmaları tamamlanmıştır.
Dışarısının sadeliğine rağmen, içerisi oldukça süslü olan Üçpınar Kurşunlu Caminin süslemelerinin 1949 yılında Müslüm Gökçek adlı Gaziantepli bir hat ve tezhip sanatkarı tarafından yapıldığı söylenmektedir. Bedenen özürlü bir insan olan ustanın, işe Üçpınar da ne kadar yumurta varsa hepsini toplayarak başlaması ve süsleme işini yaparken Caminin içine hiç kimseyi almaması hala Üçpınar da söylenir. Ustanın bu yumurtaları kök boya ile karıştırarak boya hazırladığı düşünülmektedir.
Kurşunlu Camii de "Korunması Gerekli Kültür Varlığı" olarak tescil edilmiş miraslarımızdan bir örnektir. Restorasyonu için Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulundan kararı çıkmış olup, Vakıflar Müdürlüğü tarafından restarosyon çalışmaları tamamlanmıştır.
Bölgede bulunan tarihi eserlerin gerekli restoresinin yapılıp, turistik yerleri ile birlikte tanıtımının yapılarak, buranın turistik bir bölge haline getirilmesi durumunda, hem Bozkır’ın tanıtımı yapılmış olacak hem de bölgenin ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunulacaktır.
c. Üçpınar Kurşunlu Camii
Bozkır İlçesine bağlı Üçpınar mahallesi Hocaköy caddesinde bulunan Caminin orijinalde düz toprak damlı ve ahşap bir yapı olarak yapıldığı,daha sonra da duvarlarının kalınlaştırılıp, üzerinin kubbe ile örtüldüğü tespit edilmiştir. Eser dıştan dışa 13 m,-16 m. ebadında bir kare plana oturtulmuştur. Kubbelerin önce çinko ile kaplanması,daha sonra kurşunla kaplatılması sonucunda ismi de Kurşunlu Camii olarak anılmaya başlanmıştır. Kuzeydoğu köşesinde bulunan silindirik gövdeli tek şerefeli olarak yapılan minare orijinal olmayıp 1917 yılında yapılmıştır. Bozkır Müftülüğündeki arşiv kayıtlarından bu caminin 1816 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.Dışarısının sadeliğine rağmen, içerisi oldukça süslü olan Üçpınar Kurşunlu Caminin süslemelerinin 1949 yılında Müslüm Gökçek adlı Gaziantepli bir hat ve tezhip sanatkarı tarafından yapıldığı söylenmektedir. Bedenen özürlü bir insan olan ustanın, işe Üçpınar da ne kadar yumurta varsa hepsini toplayarak başlaması ve süsleme işini yaparken Caminin içine hiç kimseyi almaması hala Üçpınar da söylenir. Ustanın bu yumurtaları kök boya ile karıştırarak boya hazırladığı düşünülmektedir.
Kurşunlu Camii de "Korunması Gerekli Kültür Varlığı" olarak tescil edilmiş miraslarımızdan bir örnektir. Restorasyonu için Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulundan kararı çıkmış olup, Vakıflar Müdürlüğü tarafından restarosyon çalışmaları tamamlanmıştır.
d. Bozkır Merkez Büyük Camii
Çarşamba Çayının (Uluçay) hemen kenarında inşa edilmiş, yer yer neoklasik özelliklerin görüldüğü kareye yakın bir plana sahip olan caminin ahşaptan olan mihrabı üzerindeki kitabede yazılı olan Hicri 1286(Miladi 1869)yazısından caminin muhtemelen bu tarihte yapıldığı tahmin edilmektedir. Orijinal olmayan şu anki çift şerefeli minareden önce tek şerefeli bir minare bulunmakta idi.e. Tarihi Bozkır Çarşamba Köprüsü
İlçenin ortasından geçmekte olan Çarşamba Çayı(Uluçay) üzerinde Merkez Büyük Camii önünde bulunan üç gözlü köprünün boyu 21 metre, genişliği 3.85 metredir Köprü araç trafiğe kapalı olup, sadece yayalar tarafından kullanılmaktadır. Köprünün mimarisi yapısından Selçuklu eseri olduğu kuvvetli ihtimaldir. Köprünün diğer bir adı da Muahede Köprüsüdür. Köprü de yer yer aslına uygun olarak bakım ve tamiratlar yapılmıştır.TURİSTİK YERLER
a. Akarsu ve Göllerimiz
Çarşamba Çayı ve kaynağını oluşturan Aygır Mevki, Göksu Nehrinin en büyük kolu olan Gökdere Çayı ile Sarıot Gölü, Dipsiz Göl ve Eğri Göl turizm açısından görülmeye değerdir.b. Yaylalar
Tufanderesi, Akçapınar, Çat, Dikilitaş, Hisarlık, Arslantaş, Babuşçu, Sarıot ve Tosun Taşı yaylaları; dağ, sağlık ve spor için turizm unsurları olabilecek özelliktedir.Bölgede bulunan tarihi eserlerin gerekli restoresinin yapılıp, turistik yerleri ile birlikte tanıtımının yapılarak, buranın turistik bir bölge haline getirilmesi durumunda, hem Bozkır’ın tanıtımı yapılmış olacak hem de bölgenin ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunulacaktır.
Bozkır'ın Turizm Potansiyeli
Reviewed by Bozkır Dernekleri
on
Ekim 31, 2020
Rating:
Hiç yorum yok: